Dr. Özburan'dan Emet ve çevresi için kritik uyarılar!

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi öğretim görevlilerinden Dr. Muzaffer Özburan Emet ve çevresinin deprem bölgesi olduğunu ifade ederek detaylara yer verdi.

Jeoloji Mühendisi Dr. Özburan deprem bölgesi ülkemizde Kütahya ve ilçelerinden de belirli fay hatlarının geçtiğine dikkat çekerek; “ Türkiye Diri Fay Haritası'na bakıldığında Emet- Gediz Fay Zonu olarak tanımlanan kırık zonu, Emet güneyinde deprem üretme potansiyeli bulunan pek çok faydan oluşmaktadır. Bunlar, Murat dağı kuzeyi ile Şaphane dağı doğusunda Gediz ile Emet arasında kalan bölgede, birbirinden bağımsız faylardır. Yaklaşık K-G uzanımlı bu faylar Pleyistosen'de (1.600.000 yıl) yüzey faylanması oluşturan ancak Holosen aktivitesi kuşkulu olan faylar olarak tanımlanmıştır. Zon içerisindeki Emet segmenti, 22 ve 23 km'lik iki parçadan oluşur. K200B doğrultulu normal fay olarak tanımlanan bu fayların üretebilecekleri depremler ise Mw=6,63 ve 6,69 büyüklüğünde hesaplanmıştır. Daha güneydeki Simav, Şaphane ve Gediz yerleşimlerinin üzerine kurulduğu fay hattında ise Mw=7.1 büyüklüğüne erişecek deprem üretme potansiyelinde diri faylar bulunmaktadır. “dedi.

EMET VE İLÇELERİNİ DE ETKİLEDİ
Türkiye'nin geçmiş depremleri içerisinde önemli bir yer tutan Mart 1970 Gediz depremini meydana getiren fayların Emet ve ilçelerini de etkilediğine dikkat çeken Dr Özburan; şöyle konuştu;

“Bu depremde, resmi (AFAD) rakamlara göre 21binden fazla konut etkilenmiş, bin 86 can kaybı olmuş ve bin 260 kişi de yaralanmıştır. Bunlardan 105 can kaybı ve 310 yaralanma ise Emet ve çevresindeki 77 köyde olmuştur. 23:02'de meydana gelen ve yaklaşık 6 sn süren 7,2 Ms büyüklüğündeki depremde 10000'den fazla bina yıkılmıştır. Bunlardan 2871'i yıkık, 3699'u ağır hasarlı, 2994'ü de az hasarlı olmak üzere Emet ve çevresindeki 77 köyde meydana gelmiştir. Uşak'ta, Afyon'da ve Kütahya kent merkezinde yıkılan, hasar alan binalar olmuş, sarsıntı Batı Anadolu'da geniş bir alanda hissedilmiştir. Ana şokun ardından, bir yıldan fazla süreyle artçı depremler gerçekleşmiştir."

DEPREM BİLİNCİNE SAHİP BİR TOPLUM HALİNE GELMELİYİZ
Emet ve çevresinin, geçmişte yıkıcı etkileri olan önemli depremlerin yaşandığı ve yaşanmaya da devam edileceği anlaşılan bir coğrafyada olduğunun altını çizen Dr Özburan; “Burada hepimiz adına çıkarılması gereken ders, bu günden tezi yok, deprem bilincine sahip bir toplum haline gelmek ve güvenli yapılaşmaya başlamaktır. Bunun için de öncelikle binamızın deprem dirençliliğini öğrenmek, deprem anında kendimizi ve çevremizdekileri koruma önlemlerinin neler olduğunu kavramak hayati öneme sahiptir. Tedbir bizden takdir Allah'tan “diye sözlerini tamamladı.

Bakmadan Geçme