Ertürk' Tek Kurtuluşumuz Üretimde'

İYİ Parti Kütahya İl Başkanı Erol Ertürk, adalet, ekonomi, tarım, sağlık, eğitim sistemlerindeki sorunları sıraladı.

PAYLAŞ

İYİ Parti Kütahya İl Başkanı Erol Ertürk, Kütahya Gazeteciler Cemiyeti’nde gündem değerlendirmesinde bulundu. Erol Ertürk’ün konuşmasının satırbaşları şu şekilde; “Türkiye’nin ekonomiden önce en büyük sorunu hukuktur. Memlekette hâkim ve savcı açığı olduğu zaman AK Parti’nin yönetim kurullarındaki avukatlar hâkim ve savcı yapıldı. Ben onların karşısına çıkmaya korkarım. Hukuk olmadığı sürece yatırımcı da gelmiyor. Türkiye’de adaletin ve güven ortamının olduğuna inanmayan yatırımcı gelmez. 2014’te Kosova’ya yatırım için gittim. Oradaki mafya tarzı yapılanmadan dolayı vazgeçtim. Oraya yatırım yaparsak ona çökeceklerini anladığımız an anlaşmadan vazgeçtik. 4 yıl sonra fabrika sizin olmaz dediler. Türkiye’de ki ekonomik yapıya güvenmeyen yatırımcı kaçıyor. Geçtiğimiz yıl 21 milyar TL çiftçiye ek sübvanse verildi. Birilerinin 29 milyar TL’lik vergi gelir borcu silindi. O çiftçiye verilseydi tonu 4 bin TL olan gübre 11 bin TL’ye çıkmazdı. Köylüler artan maliyetlerden dolayı ekmeme kararı alıyor. Mazot 10 TL’yi geçti. Ekebilenler gübresiz ya da az gübre atarak ekiyor. Kendi kendine yetebilen bir tarım ülkesiydik. Biz bunları kaybettik. Her şeyi ithal eder olduk. Biz ihracatçı bir ülke olsak doların artması fazla önemsenmez belki ama bu durumda iyi değil.
“İTHALATA YÖNELMEK YERİNE ÇİFTÇİ DESTEKLENSİN”
Çiftçi ekememekten, mahsulünün ne kadar edeceğini bilememekten şikayetçi. Eskiden garantili ekimler vardı.  Pancar, mısır üreticilerine şu fiyata alacağız diye ekimler yapılırdı. 2020 yılında 2 bin 250TL’ye buğday alındı çiftçiden dışarıdan 3 bin 200 TL’ye ithal edildi. Bu paralarla çiftçi desteklenseydi biz tarım ülkesi olmaktan çıkmazdık. En büyük derdimiz üretim. Her alanda böyle. Üretimde kurtuluş.  Çiftçilerimiz tohum parasını dahi çıkartamamaktan yakınmakta. Esnaf’a gidiyoruz onlar siftah edememekten şikayetçi. Yeni emekli olup bin 700 TL maaş bağlanan var. Bunların evlatları nasıl üniversite okuyacak? Refahyol iktidarında seyyanen zamlar verilmişti. O zamlarla bugüne geldiler. Bugünden itibaren verilecek yüzdelik zamların geçerliliği yok. Seyyanen zamlar verilmeli. Bin 700 TL verilene çok, 6 bin TL emeklilik maaşı alana az verilerek dengelenmesi lazım.
“ENFLASYONU MUTFAKTAKİLER BİLİYOR”
Ben işverenim. Ama asgari ücretin artmasına inanıyorum. Hammaddeye zam geliyor. 3 aydır yüzde 60 civarında çamura zam geldi. Biz ürünlerin üzerine yüzde 10 zam koyamıyoruz. Çünkü alım gücü yok. İş durduğu zaman daha kötü.  İşçi, emekli ve memur zamlar karşısında ezdirilmemeli. Enflasyonu mutfaktakiler biliyor. Sadece ihracat yapanların yüzünün gülmemesi gerekiyor. Biz Almanya, Japonya gibi ihracat yapan bir ülke değiliz. Afganistan’dan insanlar Türkiye’ye kaçıyor, oranın parası 6 kat değerlendi. Suriye savaşta onların parası bizi geçmiş. Burada birileri kayrılırken biz tarım ve sanayiyi geliştirememişiz. Biz yapılan hizmetlere karşı değiliz. İyi parti olarak Türkiye’ye yapılacak iyi hizmetlere varız. Yandaşlar kayrılarak misli fiyatlara ve dolara endekslenerek, garanti verilerek yapılmasına karşıyız. Kütahya Zafer Havalimanı’na 1 milyon 200 bin yolcu garantisinden 7 bin kişi uçmuştur. Bunun hesabını kim verecek. Biz burayı köy hizmetleri ve özel idarenin araçlarıyla kendimiz dahi yapardık. Niçin burası peşkeş çekildi. Burada 100 kişi civarında insan çalışırken 3-5 kişi ile dükkan açar gibi, uçak inecekse açıp kapatıyorlar. 100 kişi çalıştıracaksa 3 kişi çalıştırarak 97 kişiden kâr ediyor. Yolcu uçmadığı için temizlik, elektrik giderleri yok. Her şeyden kâr ediyor. Devletin soydurulmasına karşıyız.
“İYİ PARTİ BODURLUKLA MÜCADELE EDECEK”
Türkiye’nin bekası sadece savaş demek değil. Öğrenciler özel okullara, hastalar özel hastanelere zorla gönderiliyor desek yeri var. Biz köy okulunda okuduk 2 tane üniversite bitirdik. Mili eğitimde eşitlik olmadığından dolayı, yeterli beslenememekten bodurluk başladı çocuklarda. Bilimsel olarak ilk okullarda bodurluğun başladığı tespit edildi. İktidarımızda bunu önlemek için anaokulundan liseye kadar kahvaltı ve öğle yemekleri okullarda devlet tarafından verilecek.
“SAĞLIK SİSTEMİ ÇÖKMÜŞ DURUMDA”
Hastaneden sıra almak mümkün değil. Eskiden hastanelerde sıra bekleniliyordu şimdi evlerde sıra bekleniliyor. 2-3 ay sıra bekleyenler var. Göz, katarakt ameliyatı için 3 ay sıra veriyorlar. Eşim koronavirüs geçirdi, hemşire olan kızımın önerisi üzerine kalp ciğer kontrolüne özel hastaneye gittim. İki kişiye 500 TL ödedim. Var verdim, bunu normal vatandaş, asgari ücretli nasıl verecek? Hastane benden aldığı kadar devletten de para alıyor. Devlet hastanesi olmayan illerden bir tanesiyiz. Şehir Hastanesi’nin ne zaman biteceği meçhul. Sağlık sistemimiz çökmüş durumda. İlaçlarda eski kur fiyatları üzerinden ödeme yapıldığı için ilaç bulunulmuyor. Sağlık alanında ilaçta kuyruk beklenirken ki günleri, hastane önünde kuyruk beklerken ki günleri şuanda vatandaş özlüyor. Evinde sıra alamamaktan, ilaç bulamamaktan bu günleri dahi özlüyorlar”.Ahmet DİNÇ

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN