Cemal Özcan

Toplanın Mantar Toplamaya Gidiyoruz-1

Cemal Özcan

Hastalık boyutunda mı bende ki tam emin değilim ama benim de sonbaharda en sevdiğim aktivitelerden biridir dağlarda mantar toplamak. Bende sosyal medyada gördüğüm her mantar fotoğrafı paylaşan arkadaşlarıma nerde buldun demeden geçmeyenlerdenim. Hatta herkesin gitti yerlere değil gidilmeyen, ayak basılmayan, bakir yerleri keşfedenlerdenim. Bulmakta tabi ki sıkıntı yok lakin iş yemeye geldiğinde türünden emin olmadığım hiçbir mantarı bırakın yemeyi kesip sepetime dahi almam. Toplamak, bulmak ne kadar eğlenceli ise bilmediğin türü yemekte bir o kadar tehlikelidir.
Öncelikle ‘’vay efendim şu mantar bizim köyde yenir, sizin köy bilmiyor.’’ ‘’Aman kardeşim biz onu yemeyiz eve dama sokma’’ falan gibi kulaktan duyma bilgileri asla ciddiye almayın. Her sene şu zamanlarda aynı haberler manşetlerden eksik olmuyor. Ne yazık ki bazen o kadar ciddi zehirlenmeler oluyor ki hastaneye yetişecek vakit bile kalmıyor. On binlerce mantar türü arasında ülkemizde hemen hemen tüketilebilen mantar türü sayısı 300 civarında. Öyle 300 gözünüze çok gelmesin bu 300 tür farklı coğrafyalarda, farklı iklimlerde, farklı yüksekliklerde, farklı sıcaklıklarda ve farklı zamanlarda yetişiyor. Olaya bu şekilde baktığımızda karşılaşacağımız ve tüketilebilir olan mantar sayısı giderek düşüyor tabi. 
Şimdi yöremizde ve ülkemizde severek yediğimiz mantarlardan biraz bahsedelim. Mantarlar, bağışıklık sistemini güçlendirir, hücre yaşlanmasına karşı savaşır, kolesterolü düşürür, metabolizmayı ve bağırsak sağlığını destekler. Bütün bunlar aynı zamanda mantarların iyi bir mineral, lif ve vitamin içeriğine sahip olmasının yanı sıra antioksidan özelliklere sahip maddeler açısından zengin olmasından kaynaklanmaktadır. Düşük kalori ve düşük yağ içerdiği için mantarlar kilo vermek isteyenler için de uygundur. Ayrıca yüksek beta-glukan içeriği tokluk derecesini artırır ve hepsinden önemlisi kandaki kolesterol (hem iyi hem de kötü) seviyelerini kontrol altında tutmaya yardımcı olur. Mantardaki kitin adı verilen bir karbonhidrat zor sindirilebilmektedir. Bu nedenle, sindirim sisteminden geçmesi uzun zaman almaktadır. Kolay sindirilebilir yiyeceklerin hızla tetiklediği açlık hissi, mantar tüketildiğinde daha yavaş oluşur.     
Mantarlar; kan şekerini ve kan lipid seviyelerini düşüren, yara iyileşmesini hızlandıran ve hatta kansere ve bağışıklık hastalıklarına karşı güçlü bir etkiye sahip olan çeşitli bileşenler içermektedir. Ayrıca antibakteriyel ve kortizon benzeri bir etkiye sahiptir ve vücuttaki iltihaplanma seviyelerini azaltır. Mantar B grubu vitaminlerince zengindir. Mantarda bulunan B vitaminleri sinir sisteminin düzgün çalışmasına ve cildin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Mantarlar hayvansal olmayan birkaç B12 vitamini kaynağı arasındadır. Riboflavin (B2) ve niasin (B3) vitaminleri, metabolizma ve hücre fonksiyonları için önemlidir. Bu vitaminler karbonhidrat, protein ve yağdan enerji üretiminde önemli bir rol oynamaktadır. İçerdiği D vitamini kemik sağlığa katkı sağlar.
Mantarlar; mineraller açısından da zengin bir besindir. Potasyum, fosfor, selenyum, magnezyum, demir ve çinko içerir. Potasyum vücudun su ve elektrolit dengesi için önemli bir mineraldir. Bu mineral aynı zamanda kas ve sinirlerin düzgün çalışması için de gereklidir. Magnezyum ile fosfor kemik ve diş oluşumunu destekler. Bu mineral aynı zamanda enerji metabolizması ve kaslar için de önemlidir. Selenyum vücutta serbest radikal oluşumunu önlemeye yardımcı olur. Selenyum ayrıca saç, tırnak ve dişler için de faydalıdır ve ayrıca antioksidan özelliklere sahiptir.
 

Yazarın Diğer Yazıları