11 İşçiden bahsediyoruz beyler… İktidarı,muhalefeti Emet Hisarcıkta Kütahyada siyaset yapan politikacılarımız… Kütahyamızı mecliste temsil eden Milletvekillerimiz…İlimizin mülki amiri sayın Valimiz…
Bu kış kıyamette işten çıkarılan Emet ve Hisarcıktaki taşeron işçilerden söz ediyoruz… Zaten aylık açlık sınırının altında aldıkları maaşla kıt kanaat geçinen bu insanlar işi alan firmanın kanunun tanıdığı hakları hiçe sayarak işçi çıkarmaları ile mağdur alan 11 insandan bahsediyoruz. 4’ü emekli oluyor veya başka ir iş buldu ama kalan 7 kişinin mağduriyeti devam ediyor.YAZILI ÇIKIŞ VERİLEMEYİP SÖZLÜ İŞTEN ÇIKARMALARDAN bahsediyoruz…
Emeklilikleri geldi denilerek,tazminat ödememek adına 30 yaşında,31 yaşında veya 50 yaşında olupta emeklilik primine 4-5 yıl kalmış insanlardan bahsediyoruz.Yıllarca farklı şirketlerle aynı işi yapsalarda bugün yeni firmanın kapı önüne koymalarını izliyoruz.
Tamamen kanun dışı olan ve işçilerin açık kanun maddeleri ile mutlaka geri döneceği bu işte, yerine alınacak 7 işçimizinde mağdur edileceğini ifade ediyoruz. Bölgemizde ihale almış,istihdam yaratan ama bunu yaratırken de, bizce hükümetin eksikliğininde etkisi olan tamamen açığa kavuşturulamamış işçi kıdem tazminatı gerekçeleri ile işçiler,aileleri,çocukları mağdur ediliyor.
Üstelik müfettişler geldiğinde işçilere kart bastırılıp, hücrede tutar gibi bir odada tutmalar… Müfettişler gidince parmak izlerine kadar silmeler… Ne halt edeceğini bilmeden işçilere henüz çıkış bile verememek.Yerine aldığın adamlara kılıf uydurma babından 2 ay deneme çalıştırmaları… Kafana uygun sözleşmeler ve ibranameler imzalatma… Adalet ve Kalkınma partinin önem verdiği ve partinin ismini tescillettiği ADALET’i arayan işçiler…
Bir yandan işçi çıkarmalar,diğer yandan yerlerine adam almalar… Bu haksızlığı giderecekmisiniz? Yoksa, kurtlara bu işçileri yedirecekmisiniz? Buna karar vermeden aşağıda yazacağımız Hz. Ömer hikayesini okumanızı tavsiye ederiz.
EMET HİSARCIKTA İŞÇİLER KURT’A YEDİRİLİYOR!
Halife Hz. Ömer Mekkeye giderken dağdan bir çobanın kendilerine doğru geldiğini görür. Hz.Ömer çobana;
“Ey çoban! Bana bu sürüden bir koyun satsana.”
Çoban derhal şöyle cevap verdi:
“Ben bir köleyim.” (Bu sürünün sahibi ben değilim. Efendim beni bu sürüyü korumam ve otlatmam için vazifelendirdi, satmak için selahiyetim yoktur.)
Hz. Ömer denemesine devam ederek ona şöyle karşılık verdi:
“Satarsın, sonra da efendine bana sattığın koyun için ‘Kurt kapıp yedi.’ deyiverirsin olmaz mı?”
Böyle bir yalanla efendisini aldatmak saf ve temiz çobanın iman anlayışına uygun değildi. Bu sebepten kısa fakat özlü bir soru ile karşılık verdi.
“Fe eyne Allah!” (Yani efendime böyle dersem Allah nerede kalır?!! O her yerde hâzır ve nâzır değil mi, her şeyi görmüyor, bilmiyor mu; kulları aldatsak bile O’nu aldatmak mümkün mü? Emanete hıyanet eder ve yalan söylersek bizim Allah inancımız nerede kalır!?)
Hz. Ömer köleye şöyle dedi:
“Verdiğin cevap işte seni kölelikten kurtardı, âzat edilmene sebep oldu. Umuyorum ki âhirette de cehennemden kurtulmana vesile olur.”
Beyler! Kütahyamızdan belki sayın valimiz görmüyor,veya özellikle gösterilmiyor! Kütahya Milletvekillerimiz,parti il üst düzey yöneticileri duysalarda çözüm üretemiyor…İlçe teşkilatları söz geçiremiyor belki ama ALLAH ŞAHİT VE GÖRÜYOR Kİ TAŞERON İŞÇİLERİMİZ EMET VE HİSARCIKTA KURT’LARA YEM EDİLİYOR… BUNA İZİNİ VERECEKMİSİNİZ?
