Ercan Kolku

Covidden Daha beterdir,Ayrıştırma Virüsü!

Ercan Kolku


Çabuk unutuyoruz…
Pandemi süreci sizlere hiç mi  şey öğretmemişti?
Önceliklerinizi? Gündelik yaşamdan farketmediğiniz ama ne kadar önemli olduğunu gördüğünüz alışkanlıklarınızın aslında ne kadar değerli olduğunu?  Çarşıda bir kahve önünde  dostlarınızla  muhabbetin belini kırmak gibi..
 Çoluk çocuk pikniklerde saat yasak  kaygısı olmadan  eğlenmeyi… Sevdiklerinizi ne olduğunu anlayamadan 3-5 günde gözle görünmez bir virüse nasıl kurban verebildiğinizi…
Sağlık olmadıkça  bırakın sosyal yaşamı dini inançlarınızı bile kısıtlı yaşayabileceğinizi…
Hiç muhasebe yapmadınız mı?
Pandemiden sonra 2 büyük seçim geçirdik.Seçimler için eş dost akrabanızı kırdınız mı?Pandemide mumla aradığınız dostlarınzla A partisi B partisi,falanca aday filanca aday diye ayrıldınızda elinize ne geçti?
Makama siz mi oturdunuz?Desteklediğinz aday kazandıda madalya mı aldınız? Yada kaybetti de dünyanın sonumu geldi?

Mutlaka  hepimizin olumlu veya olumsuz birçok yaşadığı 2 koca seneden  bahsediyoruz. Olumlu kazanımlarımız bizlerin ileriye daha umutlu bakmasını sağlarken,belkide yaşadığımız olumsuzluklar bir ömür boyu hayatımızı etkileyecek.
Anlaşılan o kiöncelikler gene değişemdi.Gündelik yaşam, siyasi kamplaşma, vs vs…
 
Kayıplarımızın, kazançlarımızın etkisi bizi belki bir ömür boyu etkileyecek. Ancak kalıcılığını koruyacak olan ve durmadan tekrarlanacak birşey varki birileri yine hatalarından ders almayacak. Yaşadıkları olumsuzlukları tekrarlamaya devam edecek. Israrla, durmadan...Öncelikleri yine farklı olacak…
Hep bir yerlerde ve birşeylerle kendilerini ‘haklı’ çıkarmaya çalışanlar salgın sona erince de  bunu yapmaya devam etti. Önemli olanın   olaylara büyük pencereden bakmak olduğunu ve yaşanılanlardan ders çıkarmanın olumlu katkı sağlayacağını göz ardı ederek…Yani yaşadıklarımızdan ders alabilmek. Geçmişteki kayıplarımızdan aldığımız dersler, gelecekteki kazançlarımızın temelini oluşturmalı diye düşünüyorum. Yoksa yaşamı boşun ayaşamış olursunuz…
Herkesi şapkasını önüne koymaya davet ediyorum. Çünkü siz şapkanızı önünüze kendi isteğinizle koymazsanız, yaşam bir şekilde sizin önünüze koyacaktır.Hemde  hiç beklemediğiniz bir zamanda ve gördüğünüz üzere  gözle görünmeyen bir virüs  veya bekelnmeyen hastalık kayıp vs  ile...
 Önemli olan eksikliklerimizin olması değil. Eksikliklerimizin farkında olmamız ve eksikliklerimizi, tamamlamaya çalışma çabamız. Herkes yaşamda en iyisini hak ettiğini düşünüyor. Ancak hiç soruyor mu kendisine, peki ben yaşama ne veriyorum diye? İçinde bulunduğu topluma ne tür katkı sağlıyorum diyebliyormu? 
 Bir markete gittiğinizde bile alacağınız bir paket süt için bir bedel öderken,nasıl gerek kişisel,gerek toplumsal bir çok kazanımın bedelsiz bir   şekilde size gelmesini bekliyorsunuz?
Bu hızlı döngüde  ömür denilen şeyin nasılda sayısal bir gerçek olduğunu idrake der,Geçmişi bir yana bırakır ve nefis muhasebesi yaparsanız, geri kalan yaşamınızı daha olumlu şekillendirebilirsiniz...

******************* 

 
BİR OKURUMUZ SESİNİN DUYURULMASINI İSTEMİŞ…
Malum geçen bayram ve Emette yine  kapalı lokanta  ve pideciler…
Heleki Emet gibi çok sayıda pideci varken yüzde 90’ının kapalı olması  normal bir şey değil… İlk gün neysede 2. Gün mutlaka bazı yerler açık olmalı..
Okurumuz Hüsnü Üzümcü  bundan bahsetmiş; 
“Ercan abi selamünaleyküm hayırlı bayramlar. Beni tanırsın iyi kötü Bursa’da yaşayan bir Emet’liyim senden bir ricam var memleket için. Yıllardan beri sorun olarak gördüğüm ama bu sefer daha fazla farkına vardığım bir durumla ilgili uygun görürsen haberleştirmeni rica ettiğim bir durum. Dini bayramlarda Emet’e dışardan gelen insanların tosttan başka bir şey bulamayıp aç kaldığını gözlemleyen bir ben miyim bilmiyorum. Bugün Kaynarca bölgesinde hanımın bir işi vardı yarım saat kadar arabanın başında bekledim. Farklı plakalarda neredeyse onar kişilik gruplarla ailelerin ortalıkta yemek yiyecek bir yer aradıklarında görünce aynı durumdan başkalarının da mağdur olduğunu fark ettim. Hadi biz bir şekilde anamız da babamızla ablam da bu işi hallediyoruz da ben burada tanıdığı olmayan herhangi biri olarak Emet’e gelsem bir kere aç kalacağım bir daha da ne uğrayacağım ne geleceğim. Bu pidecilerin bir şekilde bu bayramlarda en azından nöbetleşe dükkan açmalarını sağlamak Emet için elzem bir durum oluşturmuş. Bunla ilgili sen dahi bir kalem olarak daha uygun bir yazı oluşturursun diye düşünüyorum. Saygılar tekrar iyi bayramlar”

Yazarın Diğer Yazıları